Çok yeni ve çok keyifli bir proje konuşacağız bu hafta: Electrabesk. Tam da adından anladığınız gibi elektronik arabesk. Kulağa hoş geliyor değil mi? Çılgınlar gibi dans ederken bir o kadar da dertlenmek... Bu projeyi sahnede dinlemek için sabırsızlanıyorum. Çünkü proje güzel, ekip daha da güzel. Herkes yetenekli, herkes eğlenceli ve herkes çok dinamik. Daha ne olsun değil mi?

Gençler hepiniz hoşgeldiniz. Uğur ve Bilgesu ile daha önce iPop röportajı için bir araya gelmiştik. Bugün aramızda Barış da var. İpop’a sonradan dahil oldu ve Electrabesk projesiyle de bizlerle. 

Uğur’la başlamak istiyorum. Çünkü projenin mimarı o.

Bilgesu: Biz zaten pek bir şey bilmiyoruz(!)

Barış: Saat üçte gel dediler, geldik. Çal diyorlar, çalıyoruz(!)

Ne kadar da itaatkar bir ekip Uğur, şanslısın. Nasıl aklına geldi bu proje? Nasıl olgulaştı sonrasında?

2016 yılında Uğur Çelik Reworks diye yaptığım 70’ler 80’ler remikslerim vardı. Onlarla sahneye çıkıyordum. Hepsini kendi prodüksiyonumla yaptım. Selda Bağcanlar Neşet Ertaşlar remikslemiştim. Çok sayıda da konser yaptım o projeyle. Ama iPop’ta davul çalmaya başlayınca o projeyi rafa kaldırdım yoğunluktan dolayı. Sonra pandemi girdi hayatımıza. İstemesek de çok fazla boş vaktimiz oldu. Ben o boş vakitlerde yeniden o eski projeleri çıkardım ortaya. Ama beğenmedim ne yazık ki. O sahnelerde çaldığım tadı yeniden alamadım. Yeni bir enerjiye ihtiyacım vardı. Hepimizin kültüründe olan bir şeyi farklı bir tarzla sunmak istedim biraz da. Arabeski çok seven bir kadın olan Bilgesu’yla da bu fikrimi paylaştım. O da çok sevdi ve çok destekledi. 

Konu Bilgesu’nun arabesk sevdası olunca, sen ciddi baskı hissettin tabii…

Hissetmez miyim? Her hafta şehir dışı sahnelerimiz oluyor. Yol boyu Bilgesu sayesinde düşük güç modunda arabeske maruz kalıyoruz. Dedim ki enerjimizi yükselten bir tını duymalıyız aslında. Remikslenen arabesk şarkı da çok. Hem enerjik hem farklı bir ses olmalı bu. Neden elektronik arabesk olmasın?

Elektronik arabesk fikri oldukça orijinal geldi bana da. Zaten başka örneğini de duymadım. 

Öncelikle şarkıların kendi vokallerini kullanıyordum. Mesela İbrahim Tatlıses şarkısında İbrahim Tatlıses söylüyordu. Sonra dedim ki ben buna vokal kaydı yapsam, canlı olarak çaldırsam ve sahneye koysam çok daha güzel olmaz mı? Bilgesu ve Barış bu fikre de bayıldılar. Hemen çalışmalara başladık. İki haftalık bir sürede de hayata geçirdik. Bu haliyle gerçekten orijinal bir proje oldu. Benzeri yok.

Aslında tam hayata geçirmiş de sayılmayız. Yavaş ilerliyoruz.

Şu an yayınladığınız kaç şarkı var? 

İki tane yayınladık. Üç tane daha hazır.

Ne sıklıkta duyacağız bu şarkıları sizden?

Hiç bilmiyoruz.

Neden?

Henüz karar veremedik. Sahnede mi kullansak ne yapsak bilemedik. Akışta karar vereceğiz. Yani ben vereceğim. Bilgesu ve Barış’ın pek bir fikri yok(!)

Barış: Uğur bana “Şu şarkıyı söyler misin?” dedi. Müslüm Gürses’in bir şarkısıydı. Söyledim. Olayımız bu. Bundan sonra da süreç böyle ilerleyecek gibi. Önce toplanıyoruz. Toplanmak bir mesele tabi. Sonra bir kahve içelim, lotus yiyelim derken keyfimiz yetince beyin fırtınası başlıyor. Sonra Uğur’un stüdyoda hemen çalıp söylüyoruz. Kayıt yapıyoruz. Düzenlemeler yine Uğur’da sağ olsun. O yüzden ne zaman ne yapacağımızı da pek bilmiyoruz. Uğur Çelik’in askerleriyiz.

Uğur: Altyapısı hazır yirmiden fazla şarkı var şu anda. Zamanla kayıtları da yapacağız. Biz bu yaptığımız işi çok severek yapıyoruz. Çok da keyif alıyoruz. Biraz ayıp olacak belki ama kimse dinlemese de uğrumuzda değil gibi açıkçası. Keyfimize bakıyoruz.

Peki bir prodüktör olarak biraz da teknik detay verir misin bize Uğur?

Electrabesk projesi bir remiks ya da cover değil. Daha çok synthwave, bass house altyapıyla rework yapıyoruz. Bazı şarkıları tamamen kendimiz düzenliyoruz. Bazı şarkıları da dünya literatüründe geçen sample kullanma tekniğiyle; yani bir şarkıyı başka bir şarkıya evirerek yapıyoruz. Tabi ki tüm bunlar ciddi bir stüdyo kaydı gerektiriyor. Örneğin Olmadı Yar şarkısını synthwave tarzında yaptık, son ana kadar çok güzeldi. Ama vokal ve canlı gitar girince istediğimiz tınıyı duyamadık. Silip en baştan yeniden yaptık. Dolayısıyla her bir şarkı ayrı birer emek oluyor. 

Yeni bir enstrümanla birlikte gruba yeni birini ekleme fikrin var mı?

Klavye ile Yiğit’i eklemek istiyorum. Ama reşit olmasını beklemek zorundayız. Çünkü daha on yedi on yedi on yediymiş(!) Güzel Sanatlar okuyor, gerçek bir yetenek kendisi.

Onu da heyecanla bekliyoruz o zaman. Peki insanlar eğlenecekler mi üzülecekler mi Electrabesk dinlerken?

Uğur: Bence eğlenecekler. Şimdi bu şarkılar çoğumuzun arabada açıp dinlemediği ama duyduğunda fark etmeden eşlik ettiği şarkılar. Biz bu şarkıları bahsettiğim altyapıyla sunduğumuzda salınım vermiş oluyoruz dinleyiciye. Üzülürken bile dans edecekler. Sahneden çok görüyoruz biz dans ederken ağlayan insan mesela.

Bilgesu: Yarası olan dinlerken etkilenir ve o duyguya girer gibi geliyor bana. Uğur’un ağlayarak davul çaldığı zamanlar oldu mesela. (Uğur’un yükselen balık olan bir yengeç burcu olduğunu da tüm bekar kadınlara duyuralım.)

Senin arabeskle olan ilişkini konuşalım mı Bilgesu? Sanki bu ekip içinde en çok arabesk dinleyen sensin. Aynı zamanda da çok iyi söyleyen… Seni sahnede izlerken hiç o enerjiyi almıyoruz aslında ama bambaşka bir yüzün daha var. Ne dersin?

Ben arabeskle büyüdüm. Babam hem çok dinler hem de çalıp söylerdi. Orhan Gencebay, Müslüm Gürses çalardı hep evde. O yüzden de çok hakimim arabesk müziğe. Küçüklüğümden beri de ne zaman kendimi kötü hissetsem arabesk dinledim hep. O duyguyu seviyorum. Benim için şarkının duygusu çok önemli. Duygusu olan şarkıyı söylemeyi de çok seviyorum. Bu nedenle Electrabesk projesini çok destekledim en baştan beri.

Peki acı çekmek özgürlük müdür Barış?

Acı çekmek özgürlük değildir. Aksine tutsaklıktır. Acı çekmeyi hiç sevmem, yüceltmem de.

Arabesk kültüründe acıyı yüceltme durumu var, evet. Sen ne dersin Bilgesu?

Ergenlik yıllarımdan beri depresif ve melankolik bir halim vardı. Acı çekmeyi çok seviyordum. Hala da severim. Acı çekmek kıymetli bir duygudur bence. Özgürlüktür de. Benim ruhum gerçekten arabesk.

Uğur: Bizim Barış’la ruhumuz biraz daha cumartesi gecesi ruhu. Bilgesu ise arabesk. O yüzden de proje çok oturdu bence bu ekiple.

Senin acıyla ilişkin nedir Uğur?

Bunun üzerine hiç düşünmemiştim ama yakın çevrem de bilir ki ben acıyla yaşayan bir insanım. Negatif bir olay sonucunda acı çekmem gerekiyorsa ben onu dibine kadar yaşıyorum. Bitene kadar yaşıyorum.

Aslında kıymetli olan bu. Ben böyle yaşayabilenlere saygı duyuyorum. Kendim pek beceremiyorum çünkü.

Peki şarkıları neye göre seçtiniz?

Bilgesu: Benim söylediklerim benim üzerimden, Barış’ın söyledikleri Barış’ın üzerinden seçildi. Yani söylemeyi sevdiğimiz şarkıları seçtik. Bilinir şarkılar olmasına da dikkat ettik tabi ki. Bir liste yapıp Uğur’a atıyoruz. O da hemen yapıyor. Sonra stüdyoya giriyoruz.

Uğur: Sırada Nankör Kedi var mesela. Bir de Olmadı Yar. Laterna TV stüdyosunda klip çektik, yakında onu yayınlarız. Tüm bunların ardından da kendi ilk teklimizi çıkarırız diye düşünüyoruz. Planlarımız böyle.

Barış sen anlat arabeskle ilişkini? Geçmişte nasıldı, şimdi nasıl?

Ben aslında eski bir arabesk dinleyicisi değilim. Daha doğrusu tercih eden bir dinleyici değilim. Gerek ev arkadaşım gerekse ailem fazlasıyla severdi. Ben de maruz kalarak dinlerdim. Hatta onlar seviyor diye de dinlemekten çok söylerdim. İyi de söylediğimi düşünüyorum açıkçası. Hala da kendi isteğimle açıp dinlediğim pek arabesk şarkı yoktur. 

Bilgesu: Ya benim üç yaşımda bir ses kaydım var. Yıldız Tilbe söylüyorum, Çabuk Olalım Aşkım. (Bu kaydı dinledim bu arada. Gerçekten inanılmaz. Ama benim için daha inanılmaz olanı bu şarkı çıktığında Bilgesu’nun üç yaşında olması.)

Bu noktadan sonra ben de arabeske düştüm. Kendimi toparlamam için konudan uzaklaşmam gerekiyordu. Ben de grup üyelerine alışılagelmiş sorularımdan sordum. Tek cevaplı klasik sorularımdan.

Bir fim, bir şarkı, bir mekan?

Uğur: Matrix serisi, Bir Derdim Var, Abella Coffee (Can’a buradan tekrar selamlar)

Bilgesu: August Rush ve Bir Geyşanın Anıları, NKBİ, Kapı Tunus

Barış: August Rush, Pazar ve Ertesi, Snug Eskişehir

Bir kitap, bir dizi/film platformu, bir müzik platformu, bir sosyal medya platformu?

Uğur: Piç, Mubi ve Gain, Spotify, Instagram

Bilgesu: Seninle Başlamadı, Netflix, Spotify, Pinterest

Barış: En Yüksek Notaları Seslendirmek, Netflix, Spotify, Instagram

Instagram, TikTok ve YouTube’ta “electrabesk” adıyla takip edebilir, keyifle dinleyebilirsiniz.