GAP turunun bir diğer noktalarından ve mutlaka görülmesi gereken yerlerinden bir tanesi de Şanlıurfa. Özellikle Göbeklitepe keşfinden sonra uğramadan geçilmeyecek kadar önemli bir yer haline geldi. Göbeklitepe’nin neden bu denli önemli olduğunu merak ediyorsanız sizi şu yazıya alalım, mutlaka okuyun. Gelelim Şanlıurfa’ya…
Şanlıurfa’da gezilecek yerler
Balıklıgöl
Şanlıurfa denilince ilk akla gelen yerlerden biri elbette Balıklıgöl. Tarihiyle, hikayesiyle gerçekten etkileyici.
Hz İbrahim’in putlara karşı verdiği savaşa ve tek Tanrı inanışına karşı, dönemin zalim hükümdarı Nemrut, büyük bir ateş yakıyor ve Hz İbrahim’in ateşe atılmasını emrediyor. Ateşe atılacağı an, Allah tarafından “Ey ateş İbrahim’e karşı serin ve selamet ol” emri veriliyor ve ateş bir anda göle dönüşüyor, içindeki odunlar da balığa dönüşüyor. İşte bu göl günümüzdeki Balıklıgöl. Balıklar kutsal sayıldığı için yenilmiyor ve bu durum gölü görsel açıdan daha da güzelleştiriyor.
Rivayete göre Hz İbrahim’in düştüğü yer Halil-ür Rahman, Nemrut’un kızı Zeliha’nın Hz İbrahim’e inandığı için ateşe atıldığı yerde oluşan göl de aynzeliha gölüdür. Bir diğer rivayet ise Aynzeliha gölünün Zeliha’nın gözyaşlarından oluştuğudur.
Tüm bu rivayetlerin dışında Balıklıgöl gerçekten vakit olsa uzun uzun oturmalık, dinlenmelik çok huzur dolu bir yer. Ayrıca şifalı olduğu düşünülen suyun aktığı bir bölüm de var, su alabiliyorsunuz.
Aynzeliha Gölü
Balıklıgöl’ün içinde bulunan diğer göl de aynzeliha gölü. Yukarda da bahsettiğim gibi Zeliha’nın gözyaşları anlamına geliyor.
.jpg)
Mevlid-i Halil (Dergah) Camii
Yine Balıklıgöl yerleşkesinde bulunuyor. Çok etkileyici bir cami. İçerisinde Hz İbrahim’in doğduğu düşünülen mağara ve Sakal-ı Şerif’in sergilendiği bir bölüm de var. Manevi havası insanı büyülüyor. Şifalı su burada da var, içebilir ya da şişenize doldurup alabilirsiniz.

Rizvaniye Camii
Balıklıgöl fotoğraflarında gördüğümüz cami işte Rizvaniye camisi. Giriş kapısı ahşaptan yapılmış olması ve hiç çivi kullanılmamış olması geçmişin sanatını yine gözümüze sokuyor.

Göbeklitepe
Gelelim Şanlıurfa’nın en önemli kısmına, tabii ki Göbeklitepe... Göbeklitepe için anlatacak o kadar çok şey var ki tüm detayları, tüm tarihi, tüm gizemini bu yazıda bulabilirsiniz. Gitmeden mutlaka okumanızı öneririm. Ben direkt gezi kısmına geçiyorum. Şehirden yarım saat uzakta. Araçla müzenin olduğu kısma kadar gidiyorsunuz sonra bilet alıp önce müzeyi gezip sonra servislerle 2 km daha gidip Göbeklitepe’yi geziyorsunuz. Müze kısmını da çok etkileyici bulduğumu söylemeliyim, küçük olmasına rağmen sinevizyon kısmı tam anlamıyla profesyoneldi.

Beni etkileyen şeylerden birisi de Göbeklitepe henüz keşfedilmeden önce, daha tarlayken, bilinmezken bile tam tepede bulunan ağacın kutsal sayılmasıydı. Özellikle hamile kalmak isteyen kadınlar bu ağacın yanına gelip dilek tutarmış , ağacın dalına da bez bağlarlarmış. Hatta biz gittiğimizde de bu ağacın altında ritüel yapan insanlar vardı. Ayrıca Göbeklitepe’yle ilgili çok güzel bir dizi olan Atiye'yi de izlenmenizi öneririm.
Harran
Maalesef vakit ayıramadığımız bir yer oldu Harran. Bu yüzden de Şanlıurfa’ya tekrar -özellikle de Harran- için gideceğime söz verdim. Siz es geçmeyin. Harran kenti dünyanın ilk üniversitesi olan Harran Üniversitesi ve Harran evleriyle muhteşem bir tarihi içinde barındırıyor.

Halfeti
Halfeti başlı başına ayrı bir yazı konusu olduğunu düşündüğüm için burayı ayrı yazdım. Çünkü çok güzel, çok etkileyici. Bu yüzden detaylı Halfeti yazımı burdan okuyabilirsiniz.

Şanlıurfa Arkeoloji Müzesi
Göbeklitepe eserlerini görebileceğiniz, yakından inceleyebileceğiniz bir müze burası. Göbeklitepe'ye gitmeden önce ziyaret edebilirsiniz. Sanal ziyaret linki de burada.
Haleplibahçe Mozaik Müzesi
Müze, kadın savaşçı Amazonların tasvir edildiği tek mozaiği bünyesinde barındırıyor. Mozaiklerde, Amazon kadınlarının avlandıkları tasvirler emvcut.
Sıra Geceleri
Şanlıurfa’nın vazgeçilmez etkinliklerinden biri de sıra geceleri elbette. Gitmişken deneyimlemeden olmaz ama tekrar gitsem yine gider miyim; hayır. Belki mekan, ortam ya da müzikler bana hitap etmedi. Belki de günün yorgunluğundan tadını çıkaramadım; bilemiyorum. İlk kez gideceklere kesinlikle önermekle beraber ikinci kez gitmenin lüzumlu olduğunu düşünmüyorum.
Bonus: Nemrut
Buralara kadar gitmişken bir yolunu bulup Nemrut’a da gidilmesi gerektiğini düşünüyorum. Aslında Nemrut için özel bir tur bile yapılabilir. Çünkü Nemrut’a doymak gerçekten zor. Nemrut hakkında detaylı bir yazı yazacağımdan ötürü burada ayrıntıya girmeyeceğim. Şanlıurfa'da ne yesek konusu ise bir sonraki yazımda.
