Kevin mı Ezra mı? "We need to talk about Kevin" filminin yıldızı, genç yaşta şöhrete ulaşan Ezra Miller kim? Son dönemlerde sık sık gündeme düşüşü ile ilgili artık konuşmalıyız.

30 Eylül 1992’de New Jersey’de doğdu. Babası Robert S. Miller The Walt Disney Company’nin bir bölümü olarak kurulan yayınevi Hyperion Books’un bir dönem kıdemli başkan yardımcısı ve genel müdürüydü. Annesi Marta ise modern dansçıydı. Oyunculuk kariyeri için doğuştan şanslı olsa da işinde özgün ve yetenekli birisi. 2 kız kardeşi vardı. Küçükken çektiği konuşma zorluğu sebebiyle opera eğitimi almaya başladı. O dönem White Raven galasında sahne alma şansı oldu. 2008’de Afterschool filmindeki Robert rolüyle 16 yaşında oyunculuk kariyeri başladı. Film yayınlandıktan sonra da operayı bıraktı. Film ona yaramıştı, dönemin popüler dizilerinden Californication'da oynama şansı elde etti. Asıl kendini gösterişi ise ‘Kevin Hakkında Konuşmalıyız’ ve ‘Saksı Olmanın Faydaları’ filmleriyle oldu. DC Comics’in de Flash’ı olarak adını geniş kitlelere duyurdu. Oyunculuk kariyerinin yanı sıra 2003’te okul arkadaşı Lilah Larson ile kurduğu Sons of an Illustrious Father adlı bir müzik grubu da var.

Harika bir başlangıç

Tüm bu kariyerinden ziyade yaptığı açıklamalar ve kişiliğiyle de son derece gündeme düşen biriydi. 2012 yılında Out dergisine yaptığı açıklamalarda ‘Queer’ olduğunu açıklamıştı. Kendisini hiçbir cinsiyete ait hissetmediğini söyleyen Ezra Miller, baskıcı zihniyetlere karşı da bir duruş sergilemişti. Playboy dergisine verdiği pozlarda ise yine bir başkaldırı ile rujunu sürüyor ve elbisesini giyiyordu. Dergiye yaptığı açıklamalar da oldukça çarpıcıydı. Duygusal bir ilişki yaşamak yerine poliamoriyi -çok eşlilik, ilişkideki kişilerin onayı ile birden fazla eş ile olma durumu- tercih ettiğini söylüyordu. Geçmişte yaşadığı cinsel tacizlere de değinen oyuncu aynı zamanda #MeToo hareketine de -taciz ve tecavüz mağduru insanları bunu paylaşmaya teşvik eden bir feminist hareket- destek olmayı asla es geçmiyor.

Oyunculukta başarılı iken, duruşu olan biriyken ve oldukça da cesurken onu bu denli bitişe götüren hareketler de nereden çıktı? Kariyeri hızla yükselirken ve çokça takdir toplarken bitmeyen vukuatlarıyla sık sık gündeme gelmeye başladı.

Ezra Miller ilk olarak Saksı Olmanın Faydaları filminin çekimleri sırasında esrar etkisinde polise yakalanmıştı. Ayrıca setlerde yaşadığı sinir krizleri gibi iddialar da vardı. 2020’de ise bir barda karıştığı kavgada ciddi boyutta şiddet içeren video görüntüleri ortaya çıkmıştı. Bu görece küçük olaylardan sonra ipin ucu 2022’de koptu. Hawaii olayları ve tutuklanmaları ile işlerin yaramaz çocuk boyutundan çok daha ileride olduğunu göstermiş oldu.

Hawaii olayları

Hawaii’de bir kareoke barda Shallow şarkısını kötü söylediği için bir grup insana saldırınca ilk tutuklanma gerçekleşmişti. Birlikte tatile gittiği çiftin, Ezra’ya uzaklaştırma kararı çıkartmak istemesi ve hırsızlıkla suçlaması diğer olayı olmuştu. Yine Hawaii’de birilerinin evinden kovulmuş ve çıkarken bir kadının kafasına sandalye fırlatmış. Bu saldırganlıkların ardından bir açıklama yapıp kendini düzeltmek yerine çok daha ciddi suçlamalar ile yine gündemde kaldı.

2022 yılının haziran ayında kendisine çok daha büyük suçlamalar yöneltildi. 18 yaşındaki Tokata’nın ailesi tarafından kızlarına 12 yaşından itibaren manipülasyon ve istismar uyguladığı iddia edildi. Hatta kızlarına erişkin olmadığı dönemde uyuşturucu verdiği ve trans olduğuna ikna etmek için baskı kurup manipüle ettiği de bu suçlamalar arasında. Tokata ise sosyal medya üzerinden şu açıklamayı yapıyor:

“Yakın arkadaşım William’ı kaybettikten sonraki süreçte kendimi daha iyi hissetmek ve bu süreci aşmak için kendime bir alan yaratmak istedim. Dostum Ezra Miller bana destek oldu ve beni korudu. Kısa yetişkinlik hayatım boyunca kimsenin vasiliğine ihtiyaç duymadım. Babamın iddiaları asılsız ve transfobik. Çünkü iyiliğim için gerçekten endişelenen kişilere karşı duruyor. Benim kendime yetemediğimi ve kendi düşüncelerim olamayacağını iddia ediyor. Asıl duygusal ve psikolojik manipülasyonu ailemin evinde gördüm ve ciddiyetini şu an anlıyorum. Kendi kararlarım kimseyi ilgilendirmez. Polislerin bununla ilgilenmesi de bir kaynak israfı.”

Sonrasında ise tüm söylediklerini teyit ettiği bir video çekmiş insanları rahatlatmak amacıyla.

Kevin rolüne kendini fazla kaptırmış

Polis soruşturma için Ezra’ya ulaşamayınca onlarla dalga geçen paylaşımlar yapmış. Olaylar büyüdükçe Ezra ile ilgili sorun yaşamış olan herkes açıklama yapmaya başlamış. Hawaii olayları öncesinde 12 yaşındaki bir çocuk ile annesine karşı da garip tavırlar sergilediği ve uzaklaştırma kararı çıkarttıkları söylenmiş. Ezra çocuğun annesine “Ben ne söylersem beni dinliyor, onu sana karşı kışkırtabilirim.” gibi söylemlerde bulunmuş. Yine polislerin Ezra’yı aradığı dönemde ona ait bir mülkte 25 yaşındaki bir kadın ve en büyüğü 5 yaşında olan 3 çocuğu bulunmuş. Çocuklardan en küçüğünün ağzında bir kurşun varmış ve çocukların ulaşabileceği yerlerde esrar bulunuyormuş. Kadın kocasından kaçtığını ve Ezra’nın onlara bir sığınak sağladığını söylemiş.

Tüm bu olaylar Ezra’nın sürekli olarak psikolojik sorunlar yaşayan insanlar ile iletişim kurarak onları etkilemesi mi? Yoksa zor durumdaki insanlara yardım etme isteğinin yanlış anlaşılması mı? Tümü iddia düzeyinde kalsa da başta öfke kontrolü problemi olmak üzere bazı sorunlar yaşadığı aşikar. Zaten kendisi de sonunda bunu açıkladı.

"Büyük bir kriz döneminden geçtikten sonra, şimdi anlıyorum ki komplike akıl hastalığı sorunları yaşıyorum ve tedavi sürecine başladım. Önceki davranışlarımla endişelendirdiğim ve üzdüğüm herkesten özür dilemek istiyorum."

Hayatındaki tüm bu sorunların 2019’da ebeveynlerinin boşanması sonrası ortaya çıktığı konuşuluyor. Ancak yetişkin birinin bu tarz bir bahane ile bu hareketleri sergilemesi kabul edilemez.

Kevin Hakkında Konuşmalıyız filminde psikolojik sorunları olan saldırgan çocuk rolünü çok iyi oynamış ve övgüler almıştı. Hatta bu film için o dönem annesi ile arasını bozup uzaklaşmış. Zira Kevin’ın annesiyle ciddi problemleri vardı. Psikopat rolünü çok iyi taşımış ve gerçekten rolü yaşamıştı. Umarız ki bu üzerine yapışmaz ve bu kötü imajı silip eski benliğine geri döner.