Hiç şüphe yok ki, rock müziğin altın çağında yaşamıyoruz. En azından pop kültürü üzerindeki etkisi ve ana akımdaki varlığı anlamında bunu söyleyebilirim. Evanescence, hitleri Bring Me To Life ve My Immortal'ın yer aldığı 2003 çıkış albümleri Fallen ile dünyayı ateşe veren birkaç modern gruptan biri. Grup son olarak beşinci stüdyo albümleri ''The Bitter Truth'' ile 2021 mart ayında geri döndü. Yıllar içinde kadrolarını değiştiren grubun kurucu üyesi Amy Lee, en başından beri oradaydı.
Evanescence grubunun son albümü kapak fotoğrafından da anlaşılacağı üzere yutması zor bir hap. Ortaya çıkması tam on yıl süren "The Bitter Truth" farklı bir albüm. Hiçbir türe, hiçbir zaman tam anlamıyla uyum sağlayamayan bir grubun, 47 dakikalık kısa bir övgüsü... Derinliğe yönelik lirik jestlerden oluşan albümün 12 şarkısı, onları salt basmakalıplığın ötesine taşıyan özgünlüktedir.
İki dakikalık açılış parçası "Artifact/The Turn", teknik olarak iki farklı bölümden oluşur. Bana kalırsa kesinlikle albümdeki en güzel yorumlanan şarkıdır. Artifact/The Turn, ürkütücü bir başlangıçla açılıyor. Şarkı, solist Amy Lee tarafından gözlerden uzak bir otel odasında tamamlandı. İlk yarı, yumuşakça titreşen uğultuların üzerinde şeffaf vokallerle nefes kesici bir şekilde ilerliyor. İkinci kısım, The Crystal Method'dan Scott Kirkland ile gerçekleştirilen bir trip-hoppy işbirliği. Şarkının sentez sesi ve baş döndürücü vokalleri şahane. Hatta yavaşça gelişip, parçanın tamamı için gerilimi koruyor.
.jpg)
Broken Pieces Shine
Evanescence asıl patlamayı, ''Broken Pieces Shine'' adlı ikinci şarkının başında yapıyor. Burada müziğin ağırlığı gerçekten zekice ayarlanmış. Şarkı yoğun bir şekilde enerji veriyor. Hatta belki de albümün en enerjik şarkısı olarak öne çıkıyor. Ancak mısralardaki çalkantılı müziğe kıyasla vokaller çok yavaş ve mesafeli duruyorlar. Öte yandan vokal ve müzik arasındaki bu boşluk nakaratlarda bir nebze kapanmış durumda.
"Broken Pieces Shine", Kanada'da bir duraktaki notlardan doğaçlanan bir şarkı. Üstelik başlığının vaat ettiği yumuşak canlanmayı sunmakta oldukça başarılı bir eser. Will Hunt'ın iç titreten davulları ve Tim McCord'un tınılı basıyla kusursuz bir şekilde son buluyor. Bir sonraki parça "The Game Is Over", Lee'nin "beni inandığım bir şeye dönüştür" çığlığıyla büyülüyor. Aynı zamanda bu, kendi kendine tatminsizliğin harika bir refleksif incelemesine de dönüşüyor.
Lee'nin, hem incelik hem de güçten yararlanan ruhani sesi, alışılmadık şekilde bir vokalist olarak menzilini engelliyor. 2006'daki “Call Me When You're Sober” gibi belki de amaçlanan öfkeyi çok iyi yönlendiren önceki parçalardan farklı olarak, “Yeah Right” neredeyse on yıldır hissedilmeyen duygulardan yoksun çınlıyor. Daha sonraki parçalar "Better Without You" ve "Part Of Me" de benzer şekilde...
.jpg)
Use My Voice
Tüm albüm boyunca öne çıkan tekme ağırlıklı davullar ve ruh sarsıcı chugging gitarlarla, albüm baştan sona tatmin edici bir şekilde ağır olmaya devam ediyor. Evanescence grubunun solisti Amy Lee, sesi ve tarzıyla gerçekten şahane bir sanatçı. En belirgin şekilde ''Wasted on You'' balad parçasında ve Lee'nin vokalinde gerçek bir olgunluğun olduğu seziyoruz. Sanki bir kafese hapsolmuş gibi... En dikkat çekici olanlardan biri de, Far From Heaven. Yaylıların da olduğu bir bölüm sayesinde, iyimser bir kaçış hissi veriyor. Ancak heavy rock patlaması yok. Şarkı, şarkıyı açan, kendi tarzında güven verici olan yatıştırıcı piyano arpejlerine geri dönüyor.
Albümün ilk single'ı "Wasted On You" abartılı nakaratıyla bana Radiohead'in "Creep" parçasını hatırlattı. Şarkı, Lee'nin tıngırdayan piyanosunu, gitarların üzerine karakteristik bir minör tonda zarif bir şekilde dolaştırıyor. Aynı zamanda "Wasted On You", 2003'ün hiti "My Immortal"ı çağrıştıran tam bir forma dönüş parçası olmuş. Üstelik gitaristler Jen Majura ve Troy McLawhorn, "Feeding The Dark" ve "Take Cover"da da eşit derecede parlıyorlar.
Daha sonra "Use My Voice" ve "Blind Belief" parçaları, bu güçlü akorların arkasında toplanıyor. İlginç bir şekilde neyin ne olduğunu açıkça tanımlama çabası göstermeden bir savunma yapmaya çalışıyor. Chanel Miller'ın eski Stanford öğrencisi Brock Turner aleyhindeki ifadesinden esinlendiği iddia edilen '' Use My Voice'', 2020 seçimlerinde marş olarak kullanıldı. Alaycı bir şekilde kendisini çeşitli adaletsizlikler için bir kapsayıcı olarak kurdu. Benzer şekilde, "Blind Belief", geleceğin ne olabileceğine dair herhangi bir belirti olmaksızın "gelecek bizimle başlar" diye ilan eder. Aynı zamanda şarkı, Halestorm'dan Lzzy Hale ve The Pretty Reckless'tan, Taylor Momsen gibi kadın rock güçlerinin destek vokallerini bir araya getirerek onları anonimlikle harmanlıyor.
.jpg )
Blind Belief
Evanescence, son parçası ''Blind Belief'',e sizi sahte bir sükunet duygusuna sokan piyano motifiyle başlar. Ancak bu hard rock grubu, tam da böyle olduklarını hatırlayarak o duygudan ayrılmanızı ister. Bu nedenle müzik bir kez daha patlar ve kulaklarınızın çınlamasına engel olamazsınız.
Buna karşılık, "Far from Heaven", Lee'nin küçük kardeşi Robby'nin 2018'deki ölümünden esinlenerek metanetli bir şekilde kişiseldir. Albümün tek baladı olan "Far From Heaven", Evanescence'in 2006'daki "Your Star" şarkısındaki gibi benzer ağıtları vurgular. Şarkı, eski gitarist Terry Balsamo, Lizbon'da felç geçirdikten sonra Lee tarafından yazılmıştır. Ancak "Your Star" dokunaklılığını özgünlüğünden alırken, "Far From Heaven" daha ileri gidemeyecek kadar kendi acısına gömülmüş bir şarkıdır.
"The Bitter Truth", ara sıra yürekten ipuçları sunsa da, kendi imajını, hakikaten güçlü mesajlara dayandırır. Aktif olarak süper ağır rock müziği aramayanlar için, olağanüstü opera sesiyle birleştirilen harika bir müzik. Gerçekten Amy Lee'den çok azı, heavy rock müziğin gücünden Evanescence kadar iyi yararlanabilirdi... O zaman hep birlikte albümü dinlemeye ne dersiniz? Gelsin bakalım...