Mehtap Temur

#psikolojikdanışmangözüyle

Uzun ve rahat bir yaz tatilinden sonra okulların açılmasıyla ev ödevlerinin yapılması yolunda verilen savaşlar, bir çok çocuk ve aile için sıkıntı vericidir. Öncelikle ilkokulda çalışan bir okul psikolojik danışmanı olarak bana başvuran ailelerin çoğu çocuklarıyla ev ödevlerini yaptırmak konusunda çok sıkıntı yaşadığını ifade etmektedir. Bu konuda işinize yarayacağını düşündüğüm bazı bilgiler paylaşacağım. Yazımın içerisinde ayrıca "ebeveynlerin ev ödevleri konusunda en sık yaptığı hatalar neler?", "Ödev konusunda ebeveynler neler yapmalı?" gibi soruların cevabını da bulacaksınız.

Ebeveynlerin ev ödevleri konusunda en sık yaptığı hatalar neler?

Bunlardan ilki; güzel olmayan yazıları sildirip, tekrar yazdırmaktır. Özelikle birinci ve ikinci sınıf öğrencilerinde bu durum ödev konusunda isteksizliği artırır. Kötü kısma değil de iyi kısma odaklanmak önemlidir. "Bak bu iki sırayı çok güzel yazmışsın. Eminim zamanla diğerleri de daha güzel olacak" gibi bir cümle duymak çocuğu motive edecektir.  Başka yapılan bir hata da ödevi sık sık sorgulamak ve hatırlatmaktır. Bu durum çocuğun ödev yapma konusundaki isteğini azaltır. Alınmayan ödevleri telefonla başkalarından öğrenmeyi alışkanlık haline getirmek, çocuğun ödevlerini yazma sorumluluğunu almasına engel olacaktır. Bu durum bir kere olabilir lakin bunu alışkanlık haline getirmemek gerekir.  Her aşamasında ödeve müdahale etmek, daha mükemmel olmasını istemekte yapılan hatalardan biridir. 

Ödev konusunda sorunlar yaşayan çocukların ebeveynleri; devamlı hatırlatma, söylenme, ikna etmeye çalışma, ödüllendirme, tehdit etme, azarlama hatta şiddet uygulama gibi yöntemleri deneyerek ödevin yapılmasını sağlarlar. Sonuçta ödevi düşünme, hatırlatma, yaptırma sorumluluğunu ebeveyn üstlenmiş, çocuk sadece ebeveyne eşlik etmiş olur. O günün ödevi yapılmış bile olsa, ertesi gün çocuk yine ebeveynin hatırlatmasını, yanında oturmasını ve ödevini yaptırmasını bekleyecektir. Bu şekilde başlayan bir ödev sistemi anne-baba tutumunu değiştirmediği sürece devam eder. Çocuk hiç bir zaman "Ben bugün ödev yapmaya kendiliğimden başlayayım, yalnız başıma yapayım." demeyecektir. Asıl önemli olan ödevin yapılmış olması değil, çocuğun ödev sorumluluğunu kazanmasıdır. Sorumluluğu  alınca zaten yapacaktır.

Sorumluluğu tamamen öğretmene ve çocuğa bırakma konusuna gelince;  bazı ailelerde sürekli beraber ödev yapmaya alışmış bir çocuğu kendi başına ödev yapsın dediğimizde tamamen kendi haline bırakmayı seçmektedirler. Daha önceden sürekli ailenin uyarısına alışık olan çocuk ne yapacağını bilememektedir. Çocuğa ödev sorumluğu aşama aşama verilir, kontrol aşamalı bırakılır ve çabası övülür. Ödevler eksik yapılırsa öğretmenle iletişim kurulup, kontrolü sağlanıp mutlaka diğer gün tamamlanması sağlanmalıdır. Ödev yapmadığında bir şey olmayacağını gören çocuk ödev yapmamaya alışır.

Ödev konusunda anne baba ne yapmalı?

Çocuklar için, ödevlerini bir erişkinin yardımıyla yapmaktan, kendi başına yapabilmeye geçmek önemli bir gelişim aşamasıdır. Bu gelişimin olabildiğince erken sağlanabilmesi için ev ödevlerinin en önemli işlevinin bağımsız çalışabilme, bilgiye ulaşabilme ve sorumluluk becerilerinin gelişmesi olduğu unutulmamalıdır. Çocuğun ödevlerini kendi başına yapması, ebeveynin bu konuda hiç sorumluluk almaması anlamına gelmemelidir. Ebeveynin ödevlere önem vermesi, izlemesi, kontrol etmesi ve cesaretlendirici olması bu becerilerin gelişimi için önemlidir. Başlangıçta çocuk daha yakın bir izleme ve daha fazla yardıma gereksinim duyacaktır. Ebeveyn ödev süresince çocuğun yanında oturup yanıtları vermek ya da hataları düzeltmek yerine araştırma, karar verebilme, plan yapabilme becerilerini geliştirecek fırsatlar tanımalıdır.

Ödevler konusunda ebeveynin destekleyici ve cesaretlendirici tutumu çok önemlidir. Ebeveynlerin ödevlerin tam olarak alınması ve yapılması konusunda takipçi olup, çocukla birlikte kurallar belirlerken, bir yandan da övgü ve cesaretlendirmeye önem vermelidir.