“Ertesi gün için bir şey diyemem ama rakı içtiğin gün ölmezsin." Cemal Süreya'ya bu dizeleri yazdıran gün 26 Mart Ölmeme Günü… İkinci yeni şairlerinin başlattığı çokça şiir kokan bu geleneğin yıl dönümü yaklaşıyor. Bu yüzden bu hafta sizlere artık sadece siyah beyaz satır aralarında kalmış bu güzel hikayeyi yani Ölmeme Gününü anlatmak istiyorum.

Masa da masaymış!
1981 yılının 26 Mart akşamı edebiyat ve sanat dünyasının efsane isimleri Rumeli Hisarı’nda Avcılar Meyhanesinde demlenmektedir. Peki bu masada kimler var dersiniz? Turgut Uyar, Tomris Uyar, Can Yücel, Edip Cansever, Cemal Süreya, Ömer Uluğ, Ferhan Şensoy… Anlayacağınız Edip Cansever’in şiirinde de dediği gibi masa da masaymış!
Ölmeme Günü başlıyor
Gelelim bu geleneğin nasıl başladığına. Rivayet odur ki bizimkiler 26 Mart akşamı eşleriyle, sevgilileriyle bir rakı sofrasında toplanmıştır. Tomris, günün mucididir aslında. Çünkü Tomris “Rakı ve Özgürlük Günü” diye bir şey düşünür ve bunu masaya sunar. Gerisini fotoğraf sanatçısı masanın müdavimi İsa Çelik’ten dinleyelim:

Tombalacı İsmet de geldi o akşam. Biraz bozuk… Bu yüzden "İsmet bir ölük halin var; iyi misin?" diye sordum. "Ölük" de benim uydurmam bir laf. Hani umutsuzdan, mutsuzdan farklı…Tabi Tomris cevval zekâ! Hemen bir büyük rakı söyledi. Dedi ki: “İsmet önümüzdeki yıl bugüne kadar bu rakıyı muhafaza edeceksin ve gelecek yıl açıp içeceğiz. Ben de aldım rakıyı, kâğıt kapladım getirdim. O rakıyı öyle verirsek, biliyorum, alçak İsmet gidecek içecek sonra alacak başka rakıyı getirecek. Dedim ki ‘Herkes imzalasın, bu rakıyı bu kâğıda sarıyoruz, bantlıyoruz.” Sonra imzaladık, İsmet’e verdik. Dolayısıyla o gün Rakı ve Özgürlük lafı Dünya Ölmeme Günü oldu. Tomris’in lafıdır o. Onu kâğıda sarma, imzalatma fikri benimdir. Kayıtçılığımdan işte…”

"Seneye bugün bu şişeyi burada hep beraber içeceğiz."
Sonraki yıllarda her 26 Mart akşamı Eski Rumeli Hisarı Avcılar Lokantası’nda aynı efsane isimler toplanır ve ölmeme gününü kutlar. Gecenin sonunda imzalanan şişeler "en umutsuz olana" emanet edilir. Taa ki tekrar bir araya gelene kadar...

Ölmeme Günü de toprağa veriliyor
Hikayesi ne olursa olsun geleneğin bitişi çok nettir. Ölmeme Günü 1985 yılına kadar sürer. Fakat o yıl, Turgut Uyar son Ölmeme Günü'nü kutladıktan sonra Ağustos ayında hayatını kaybeder. Turgut Uyar’ın ardından bir daha da Ölmeme Günü kutlanmaz.
Masaya ithafen;
"Öldüğü gün
Cemal Süreya, “Turgut Uyar” adlı şiirinden...
Hepimizi işten attılar."
Bu masada kim ölümlü ki...
"Ağustos 22, dediler ustan ölmüş.
Çok komiksin Azrail, Turgut Uyar ölür mü?"
Ferhan Şensoy, Ölmeme Günü