Sonraki hayattan kırk öykü okumak için biraz fazla hayat dolu bir mekandayım aslında. Başlı başına hayat enerjisiyle dolu bir şehir: İzmir... Homeros Vadisi’ni tepeden gören bir mekan: Reçine At Çiftliği... Yeni yılın ilk günleri olması sebebiyle de fazlaca umutlu bir ortam. Peki ya David Eagleman için doğru zaman mı?
“Ve.” uzun süredir okumak istediğim bir David Eagleman kitabı. Çünkü Eylül Görmüş diye bir kadın takip ediyorum uzun süredir sosyal medyadan. Saymakla bitmeyen meziyetlerinin yanı sıra Kafa Dergisi’nde yazarlık da yapıyor. Keşke Herkes Okusa ve Zorunda mıyım? adlı iki kitap bölümü yazıyor. Aynı zamanda sosyal medya hesabında da sıklıkla kitap önerisi ve eleştirisi paylaşıyor. Onun önerileri doğrultusunda okumak yapmak çok keyifli. Bu kitap onun hayatına damga vuran kitaplardan idi. Merakla listeye almıştım. Sonunda okumayı başardım. (Eylül Görmüş, sen mükemmel bir detaysın.)
Sonraki hayattan kırk öykü
David Eagleman ölümden sonraki hayatla ilgili kırk farklı senaryo oluşturmuş. Hepsi de birbirinden etkileyici. Korkutucu değil, endişe verici hiç değil. Aksine hem merak uyandırıyor hem de yaşam libidonuzu yükseltiyor. Bir insan sürekli ölümden bahsederek bunu nasıl mı başarıyor?
Ölümden sonra size cömert bir fırsat sunulur: bir sonraki yaşamınızda ne olmak istediğinizi seçebilirsiniz. Karşı cinsin bir üyesi mi olmak istiyorsunuz? Kraliyet ailesinden biri olarak mı doğmak istiyorsunuz? Sonsuz bilgeliğe sahip bir filozof mu yoksa zafer dolu savaşlara katılan bir asker mi?
David Eagleman
Amerikalı yazarımız hemen her öykünün sonunda yaşadığı hayata şükretmiş gibi. Bu nedenle biz okuyucular da öykülere merakla başlıyor; okurken zihnimizi biraz zorluyor; sıklıkla eğleniyor ve sonunda da halimize şükrediyoruz. David Eagleman bu alaycı dili ve hayal gücüyle bizi etkilemeyi fazlasıyla başarıyor.

Ölüm korkusu
Yaşlanma ve ölümle ilgili korkularımı sıklıkla dile getiriyorum. Çünkü dile getirdikçe azalır belki diye düşünüyorum. Terapi seanslarımın da vazgeçilmez konularından. Aslında uzun zamandır ölüm sonrası ile ilgili bu kadar düşünmemiştim. Her öykü bana farklı duygular yaşattı. En etkilendiklerimden birinde ölüm yasaklanıyordu. Ölüm gerçeğinin olmadığı bir hayatta ortaya çıkan kaos zekice hikayeleşmişti. Ölüm Bir Varmış Bir Yokmuş tadında… Bu kavramının insan yaşamı üzerindeki motivasyonu vurgulanıyordu. Ölümden bu kadar korkan bir insan olarak ölümün varlığının beni ne kadar motive ettiğini düşündüm uzun uzun. Mesela ölümün olmadığı bir hayatta bu yaşam enerjisine sahip olabilir miydim?
İnsanlar yavaş yavaş ölümün sona ermesinin, motivasyonun da ölümü anlamına geldiğini keşfetmeye başlarlar. Anlaşılan çok uzun yaşam, kitlelerin afyonudur. Elde edilen başarılarda fark edilir derecede bir düşüş gerçekleşir. İnsanlar daha sık uyurlar. Kimse fazla telaş etmez.
David Eagleman
Düşünsenize öldükten sonra tekrar gözünüzü açıyorsunuz ve aslında her şey bir koddan ibaret. Yaşadığınız duygu yoğunlukları, sinir bozuklukları, aşklar, özlemler… Hepsi 0 ve 1 arasında gidip geliyor. Başka bir senaryoda Tanrı sizinle tanışmak için bekliyor. Belki de Tanrı değil Tanrılar… Bir diğer senaryoda at olmayı seçmişsiniz ve pişmansınız. Dünyada yaşadığınız her deneyimi tek seferde yaşadığınızı düşünün bir de… Mesela üç ay boyunca tuvalete gittiğinizi, yirmi yıl boyunca aralıksız uyuduğunuzu ya da iki gün boyunca aralıksız ayakkabı bağladığınızı…
Reçine At Çiftliği
David Eagleman sayesinde ölüm üzerine düşünüp gereksiz yere keyiflendiğim mekan, kahvaltısı çok lezzetli bir at çiftliğiydi. At olmadığım için de ayrıca şükrettim. Mesela at da olabilirdim. Bu hayatın da bir dengesi var. Birileri de at olacak sonuçta. Ama işlevsel bir beyne sahip olmadığım bir hayat yaşamak istemezdim. Gerçi yaşasaydım da öyle olduğumun farkına varmayacaktım ama yine de iyi ki at değilim. Reçine At Çiftliği manzarası, kahvaltısı, çiftliği ile oldukça verimli bir mekan idi. Tek gecelik İzmir yolculuğumu deniz görmeden tamamladım. Ama Reçine At Çiftliği bu yolculuğun hakkını fazlasıyla verdi. İyi ki ölüm diye bir gerçek var da yaptığımız kahvaltının da bir anlamı var.

Siz sonraki hayatınızla ilgili neler düşünüyorsunuz acaba? Mesela at olmak ister miydiniz?