Ağustos'un başlarında Devolver Digital'in piyasaya sürdüğü aksiyon roguelike türündeki Cult of the Lamb, 2022 Avustralya Oyun Geliştirici Ödülleri'nde Yılın Oyunu ödülüne layık görüldü ve üç adet ödül daha kazandı.
Melbourne merkezli bağımsız stüdyo Massive Monster tarafından geliştirilen oyun, Ağustos'un başlarında piyasaya sürüldü. İlk haftada 1 milyon adet satışa ulaşarak büyük bir başarı elde etti.
Yılın oyunu ödülü dahil 4 ödül kazandı
Sevimli grafiklere sahip olduğu kadar rahatsız edici anlar da yaşatan Cult of the Lamb'in geliştirici ekibinin kreatif direktörü Julian Wilton, "Yurtdışında başarımızı yaşadıktan sonra oyunumuzun Avustralyalılarla da gerçekten rezonansa girdiğini görmek inanılmaz bir duyguydu." sözlerine yer verdi.
"Yerel olarak çok güçlü bir destek aldık. Sadece oyun için değil, aynı zamanda sanat ve müzik için de zevk almasını seviyoruz"

Avustralya Oyun Geliştirici Ödülleri'nde toplamda dört dalda ödül kazandı Cult of the Lamb. İşte, Cult of the Lamb'in aldığı ödüller:
- Yılın Oyunu
- Sanatta Mükemmellik
- Oynanışta Mükemmellik
- Müzikte Mükemmellik
Cult of The Lamb konusu
Cult of the Lamb; üstten görünümlü, aksiyon ve macera, roguelike türünde. Fakat asıl farkını klasik zindanlara (dungeon) girerek yeteneklerimizi geliştirdiğimiz oyunlardan farklı olarak tarım/şehir kurma türünü harmanlamasıyla ortaya koyuyor.
Rogue-Like oyun türü nasıl bir deneyim sunar?
Roguelike oyun türü, 1984’te çıkmış olan Rogue adlı oyundan ismini almakta. “Rogue tipi” anlamına gelen bu oyunlar, karakteristik olarak canavarlarla dolu bir zindanda ilerlemeyi amaçlar. Canavarları öldürerek ilerleriz ve zindandaki yerleri gezerek kazandığımız oyun içi paraları, deneyim puanlarını karakterimizin gelişimi için harcarız. Roguelike oyun türü içinde bir çok fantastik olay barındırıyor. Oyuncular onu aynı zamanda RPG’nin -yani rol yapma oyunların- bir alt başlığı olarak görüyor.

Roguelike oyunların atası olan Rogue’u bizzat deneyimlemek isterseniz buraya tıklayabilirsiniz.
Oyun Türkiye'ye pek de yabancı değil
Sahte peygamberlerin hüküm sürdüğü oyunun başlangıcında yönettiğimiz kuzu, diyarı yöneten bazı varlıklar tarafından idam edilmeye gidiyor. Peygamberler bizi idam ediyor. Ancak hapsedilmiş tuhaf bir tanrı (The One Who Waits) tarafından hayata döndürülüyoruz. Tabii ki bu iyilik karşılıksız değil. Bize ona olan borcumuzu ödememiz için tarikat oluşturma ve düşmanlarını yok etme görevi veriyor. Sonundaysa bu garip tanrıyı özgürlüğüne kavuşturmamız gerekiyor.

Oyunun temel hikâyesi böyle. Çok derin olmasa da gizemli, olumsuz duyguların ve hikâyenin oldukça renkli sunulduğu keyifli bir atmosfer. Animasyonlarında, görselliğinde sezilen Don’t Starve esinlenmesi, diyaloglarında ve eğlenceli kimliğinde de kendini gösteriyor. Ama Cult of the Lamb, bundan çok daha fazlası ve kesinlikle taklit olmanın ötesinde özgün bir iş. Oynarken kesinlikle korkunç bir öğe yok ama oyun The Creep filmi gibi. Hafızanızda anlar bırakmakla beraber oyunu oynarken rahatsız hissettiğim oldu.
Tarikatımız büyüyor!
Oyunda beş farklı tasarıma sahip bölüm var. Bu beş bölümde mini bölüm sonu canavarları olmak üzere, beş hedef, yani ‘sahte peygamber’i yenmemiz gerekiyor. Ayrıca karakterinizi bölümü bitirdikten sonra aynı yerde tekrar tekrar güçlendirmeniz şart. Tarikatımız bu sayede daha fazla malzemeye sahip oluyor. Tabii ki bu seferlerde sadece malzeme kazanmıyoruz, tarikatımızı yönettiğimiz köyümüze yeni takipçileri de kurtararak dahil ediyoruz.
Cult of the Lamb, teknik olarak da gayet başarılı bir oyun. Optimizasyon başarılı, grafikler güzel, oynanış ve dövüş mekanikleri oldukça akıcı. Her şey tıkırında. Yalnızca kontrol konusunda ufak bir sıkıntı var. Klavye kontrolleri kesinlikle çok vasat. Ancak gamepad ile oynamak aşırı derecede oynanışı değiştiriyor. Oyunun gamepad ile oynanmasını şiddetle öneriyorum, yoksa bir puan daha düşmeniz gerekir.
Her noktasıyla oyunu beğendim. Kesinlikle tecrübe edilmesi gereken bir oyun. Aynı zamanda oyun saatlerinizi de çalabilir. Dikkatli olmanızda fayda var.