Avusturya GP sprint haftası olarak karşımızdaydı. Yeni sprint sisteminde iki ayrı yarış olayını desteklemeyenlerdenim. Cumartesi takımların tam performans göstermediklerini düşünüyorum. Max Verstappen hafta sonu bütün rekabetleri yine lider tamamladı. Hafta sonuna ne damga vurdu derseniz bence pist limitleriydi. İki sıralama seansında da silinen turlar gridi karıştırdı. Yarışta ise cezalar havada uçuştu. Geçişe uygun olan pistte bol geçiş izledik. Güncellemeler rekabeti biraz daha artırsa da Red Bull’a meydan okumak mümkün olmadı. Ayrıca Avusturya GP için pistin sözleşmesinin 2030’a kadar uzadığı haberini öğrenmiş olduk.

McLaren kafa gösterdi

Avusturya GP’ ye McLaren planladığı güncellemelerin %50’sini getirdi. Yer etkisi çağında geride kalan ekip, rekabette ben de varım demiş oldu. Norris sıralama seanslarında ikinci çizgi adayı oldu. Yarışta da rekabetçi bir hızı vardı. Kalan güncellemelerle Red Bull dışındaki takımlara kafa tutabilir hale gelebilirler.

Mercedes ve Aston Martin kayıp

Avusturya GP’ de Aston Martin’in fazla varlık gösteremeyeceğini zaten düşünüyordum. Alonso yine de elinden geleni yaptı diyebiliriz. Fakat son yarışta güncellemelerle yükselen Mercedes’ten beklentiler vardı. Hamilton rakiplerin ceza almamasından yakınırken gerçekler Toto Wolf’ten geldi: “Lewis araç kötü sen sadece sürmene odaklan”.

Ferrari geçen seneki sürprizi yapamadı

Avusturya GP’ de sürprize aday tek takım Ferrari’ydi. Ancak Sainz Sprint’te üçüncü, Leclerc yarışta ikinci olabildi. Ancak Miami’den beri süregelen Red Bull liderliği bir kaç turluğuna da olsa el değiştirmiş oldu. Ferrariler 1-2 oldukları anda bile Verstappen’in birinciliği rahat görünüyordu.