İber Yarımadası’nın kuzeydoğusunda yer alan ve eyaletin en büyük, İspanya’nın ise ikinci en büyük kenti konumunda olan Barselona; mimarisiyle, kendine has kültürüyle, festivalleriyle, yemekleriyle ve misafirperver insanlarıyla dünyanın en dikkat çeken şehirlerinden biri.
Her yıl gezegenin dört bir yanından gelen milyonlarca turiste ev sahipliği yapan Barselona’yı geçen yıl 8 milyondan fazla turist ziyaret etti. Bu anlamda Akdeniz şehirleri arasında oldukça popüler bir destinasyon.
Tarih
Barselona, tarih olarak çok da geçmişe dayanmayan bir yapıya sahip. Buna rağmen büyük imparatorluklara ve önemli birikimlere ev sahipliği yapmış bir şehir. Milattan önce 3. yüzyılda Kartacalılar tarafından bir liman kenti olarak inşa edilmiş. Ardından geçen bir yüzyıldan sonra Romalılar ele geçirmiş. 500 yıl Roma hakimiyetinde kalan şehri daha sonraları Vizigotlar ve Endülüsler yönetmiş. Zamanla Avusturya Krallığı’na ve Napolyon’un hakimiyetine de giren şehir, 1900’lü yılların başında Özerk Katalonya Devleti’nin başkentliğini yapmıştır. 1940’lara doğru çıkan İspanyol iç savaşında İspanya topraklarına katılmıştır.
Kültür
Ünlü resssam Picasso’nun tuvallerle dolu yaşamını sürdürdüğü, göz kamaştıran eserleriyle ünlü mimar Antoni Gaudí’nin doğup büyüdüğü bir sanat şehridir Barselona. Oldukça kozmopolit olan Barselona şehri, her dinden, dilden, ırktan ve renkten yaklaşık 6 milyon insanın yuvası konumunda. Resmi dil İspanyolca. Ancak Barselona kenti kendi iç politikası içerisinde özerk bir toplum yapısına sahip. Katalanların büyük çoğunluğu kendini İspanyol olarak tanımlamıyor. Dolayısıyla İspanyolca dışında nüfusun ezici çoğunluğu İspanyolca’ya çok benzeyen ama başka bir dil olan Katalanca’yı konuşmakta. Bu durum şehrin her köşesinde karşımıza çıkıyor.
Nüfusun büyük bir kısmı Katolik Hristiyandır. Bununla birlikte Evanjelist, Ortodoks, Müslüman, Yahudi ve Budist azınlıklar da yaşar. Ayrıca İspanya'daki en büyük Yahudi nüfusUNa ev sahipliği yapmakta. Tüm farklılıklara rağmen insanların birlik içinde huzur hâkim olan bir ortamda yaşadıklarının altını çizmeliyiz. Şehrin sokaklarında bir saatliğine dolaşsanız bile gözünüze çarpan en büyük ayrıntı tam olarak bu. Kocaman bir puzzleın birbirine benzemeyen apayrı parçalarını anımsatan farklı kültürler harmanlanmış. Büyük bir zenginlikle insanın içine neşe dolduran bir mozaik ortaya çıkarmış. Saygı ve hoşgörünün hakim olduğu Barselona, aynı zamanda dünyanın en güvenli 11. şehri olarak seçildi.

Birbirinden renkli birçok ünlü müzeyi de içinde barındıran bu şehir her açıdan görülmeye değer. İspanya’nın kültürel zenginliğini çok etkileyici bir harmoniyle yansıtan bu şehri konuşurken elbette FC Barselona’dan da bahsetmesek olmaz. Şehrin atardamarı ve en ön plana çıkan markası olan bu futbol takımı, tüm dünyada en çok bilinen ve taraftarı bulunan takım. İnsanların oldukça fanatik ve takımına karşı sahiplenici olan bu tutumları özellikle maç günleri şehrin tüm sokaklarına yansıyor ve ne yöne bakarsak bakalım bordo mavi renkler göz alıyor. 100 bin kişilik kapasitesiyle Avrupa'nın en büyük stadyumu olan Camp Nou da Barselona’da. İnsanlar bu şehirde adeta futbolla nefes alıyor, yaşıyor.
Yemekler
Gezi rehberimizde Barselona’nın ünlü ve parmak ısırtan lezzetlerine değinmesek olmaz. Akdeniz ikliminin sonuna kadar hissedildiği Katalan mutfağını tüm yönleriyle yansıtıyor. Ziyaretçilerine keyifli bir tatilin yanı sıra tam da ağızlara layık harika yemekler de sunuyor.
- Paella: Ünü tüm dünyaya yayılan bu yemek, midye ve karides gibi deniz ürünlerinin pilavla ve baharatlarla birlikte karıştırılarak pişirilmesiyle hazırlanıyor.
- Tapas: Bir nevi Akdeniz türü bir atıştırmalık meze... İspanyolların en çok tükettiği yiyecekler arasında. Ekmek dilimlerinin üzerine farklı sebze, et ve deniz ürünü gibi malzemelerin karışımı. Her köşe başında bulabileceğiniz tapas restoranlarında tadabilirsiniz.
- Arros Negre: Kalamar ve pilavın birlikteliğini sunan bu yemek sadece seçkin restoranlarda
- Pa amb tomaquet: İspanyol mutfağının en ünlü aperatiflerinden. Ekmek üzerine sarımsak, domates, tuz ve zeytinyağı karışımı sürülmesi ile elde edilen bir lezzet.
- Samfaina: Katalan mutfağına özgü olan samfaina; domates, enginar ve biberin bir araya gelmesiyle oluyor.
- Escalivada: Sebze yemeği sevenler bu lezzeti muhakkak denemeli. Izgara sebzelerin sarımsak ve zeytinyağı ile harmanlanması ile yapılan bu yemek hafif ve lezzetli bir şeyler yemek isteyenler için ideal.
- Niu: Mezgit balığı Katalan mutfağında sıkça yer alan malzemelerden biri. Niu da yıllardır İspanya'da sofralarda olan yemek çeşitleri arasında. Ana maddesi kuru mezgit olan bu yemeği İspanyol şarapları ile denemelisiniz.
- Picada: Kavrulmuş badem ve kuruyemiş çeşitlerine sarımsak ve maydanoz eklenerek pişirilen picada da lezzetli bir Katalan yemeği.
- Faves Ofegades: Yöresel bir yemek olan faves ofegades bezelye, jambon ve kuru baklanın bir araya getirilerek pişirilmesi ile yapılıyor.
Gezilecek yerler ve mimari
Öncelikle şunun kesinlikle bilmek gerekiyor ki Barselona öyle 1 haftada gezip bitirebileceğiniz bir şehir değil. Şehri kuş bakışı incelediğimizde şehrin mimarı olarak anılan Gaudi’nin büyük dehası göze çarpıyor. Şehri adeta baklava dilimleri gibi birbirini belirli açılarla kesen caddelerle blok blok inşa etmiş. Her tarafından görmeye değer ayrı bir güzellik çıkıyor karşımıza. Bunların başında da tabii ki Las Ramblas geliyor. İstanbul’daki İstiklal veya Paris’teki ünlü Champs-Elysees caddesiyle eşdeğer olan bu cadde dünyaca ünlü birçok markaya ve restorana ev sahipliği yapıyor. Cadde boyunca dizili ağaçlar ve tarihi yapılar görülmeye değer güzellikler çıkarıyor ortaya.

Tabii ki de Barselona denilince herkesin aklında canlanan o heybetli yapı... Yıllardır inşaatı bir türlü bitmek bilmeyen dünyanın en ünlü katedrali La Sagra de Familia. Türkçe’de “Kutsal Aile” anlamına gelen bu yapı, görkemiyle herkesi hayretlere düşürüyor. Gaudi’nin ustalık eseri, Sagra da Familia gez gez bitmeyecek büyüklükte.
Yine Gaudi’nin tüm hünerini yansıttığı Park Gueel de ziyaret edip bol fotoğraf çekmeniz gereken yerlerden.
Casa Mila da farklı ve göze hoş gelen mimarisiyle mutlaka görülmeye değer bir yer.
El Born Bölgesi ise şehrin eski kültürünü yansıtan ve kalabalıklardan kaçıp sakinliğe sığınmak isteyenlerin tercih ettiği butik restoranlarla dolu bir mahalle.
La Boqueria, Barselona’nın kapalı çarşısı... Burada her çeşitten her ürünü taze taze bulup satın alabilir ve yöresel lezzetleri deneyebilirsiniz.
Poble Espanyol, İspanya’nın geleneksel yönlerini deneyimleyebileceğiniz ve yerel halkın yaşam tarzını gözlemleyebileceğiniz köy tarzında hazırlanmış bir çeşit açık hava müzesi.

Port Vell, bir dönem tren yolu depoları ve ambar olarak hizmet verdi. 1992 Barselona Olimpiyatları için yeniden limanın bir parçası haline geldi. Barselona’nın gezi listesinde en başta olan Port Vell’in içerisinde Avrupa’nın en büyük akvaryumu da var.
Son olarak Ortaçağ mimarisinin en etkileyici örneklerini barındıran gotik tarzdaki arka sokaklar... Bu sokaklarda büyülenip kaybolmadan Barselona’yı ziyaret ettim demeyin.
Festivaller
İspanyollar yapıları gereği oldukça rahat ve hayatı acelesiz yaşayan koşuşturmadan uzak sakin insanlardır. Eğlenmenin de sonuna kadar hakkını verdiklerini belirtmeden geçemeyeceğiz. Ülke genelinde özellikle dünyada da popüler olmuş domates festivalleri veya boğa festivallerini mutlaka duymuşsunuzdur. Barselona’nın kendine özgü ünlü karnaval ve şenliklerine göz atalım.
Ciutat Flamenco (Flamenko Festivali)
Nisan ya da Mayıs aylarında gerçekleşir. Yaklaşık bir hafta süren Flamenko festivalinde geçmişten bugüne kadar olan Flamenko danslarından seçmeler izleyebilirsiniz. Hatta çeşitli sergi ve gösterimlere hatta yarışmalara bile katılabilirsiniz. Güney İspanya’da doğan bu dans türü Barselona’da da oldukça popüler.
Festa de Sant Medir (Şeker Festivali)
Her ne kadar dini bir hikâyesi olsa da İspanyollar bu festivale kısaca “şeker festivali” diyor. Eğer “bedava ve sınırsız şeker” hoş geliyorsa Mart ayında gerçekleşen bu festivali kaçırmayın. Carrer de Sant Salvador’dan başlayan ve tüm Gracia bölgesine yayılan destansı bir geçit töreni yapılıyor. Geçit alayı ise etrafa bedava şeker saçıyor.
Barselona Beer Festival (Bira Festivali)
2012 yılından beri düzenlenmeye başlayan bu festival, bahar aylarında gerçekleşiyor. Festivalde yerli ve yabancı 300 çeşit birayı tatma imkânınız var. Üstelik yanında yiyecek servisi de var. Ayrıca etkinlik boyunca bira kültürüne ait çeşitli seminerlere de mevcut.
Sant Jordi
İspanyollar kendileri için oldukça önemli olan 23 Nisan’da hem Katalonya azizi Saint George’u hem de Don Kişot’un yazarı olan ünlü İspanyol yazar ve şair Cervantes’i anıyor. Cervantes, tesadüf eseri ünlü İngiliz yazar Shakespeare ile aynı gün, yani 23 Nisan’da ölüyor. Bu kutsal günde İspanyollar, birbirlerine Saint George’u anmak için çiçek, Cervantes’i anmak içinse kitap hediye ediyor. 23 Nisan günü Barselona’da olursanız La Rambla caddesinde, dünyanın en büyük çiçek ve kitap marketi ile karşılaşacaksınız.
Tapatoni
Mayıs ayı boyunca Sant Antoni bölgesinde gerçekleşen etkinlikte, birçok barda sadece 2 euroya içki var. Üstelik yanında tapas da yiyebilirsiniz. Özellikle şehre ilk kez gelip İspanyolların meşhur ve geleneksel yemeği tapası tatmak isteyenler bu bölgede ve bu zamanda oldukça ucuza yeme içme imkânı bulur.
Nit de Sant Joan (Ateş Gecesi)
Yaz ortası arifesi kabul edilen ve 23 Haziran gecesi, İspanyol Aziz Joan anılıyor. Bu gecede şehir oldukça gürültülü, çılgın ve büyük partilere ev sahipliği yapıyor. En büyük partiler ise büyük ateşlerin yakıldığı Barcelona plajlarında gerçekleşiyor.
Grec Festival
Yaklaşık 40 yıldır süregelen bu festival, şehrin birçok yerinde gerçekleşen tiyatro, dans gösterileri ve konserlerle kutlanıyor. Kültürel bir festival olan bu etkinlik, herkese hitap edecek çeşitlilikte ve Temmuz ayı içerisinde gerçekleşiyor.
Festa Major de Gracia
Tamamen Katalan kültürünün yansımalarını içeren bu festival, Barselona’nın en ilgi çekici etkinliklerinden birisi. Barselona sokak ve meydanlarında Ağustos ayı sonlarında gerçekleşen festivalde yerli halk, “en iyi dekore edilmiş sokak” ödülünü kazanmak için kendi sokağını kendisi dekore ediyor. Yaklaşık 200 yıldır süren bu geleneksel kutlamalar, Katalan kültürünü yakından tanımak ve görsel bir şölene tanıklık etmek için büyük bir fırsat. Ayrıca sokaklarda parti ve eğlenceler de oluyor.
Fırsatınız olur da bu büyülü şehri ziyaret ederseniz bolca fotoğraf çekip o anları ölümsüzleştirmeyi unutmayın.