Hava Muhalefeti Netflix'in yeni yerli filmi. Platformda yerini alır almaz ülkemizde en çok izlenen yapımlar listesine girmiş durumda.
Hava Muhalefeti filminin konusuna sürpriz bozmadan değinelim. Gerçi pek bozacak sürpriz yok. Salt komedi içeren bir film. Cemil Yıldırım ailesinin sevildiği Ortanca'dan milletvekili adayıdır. Kameralar önünde mutlu, kameralar arkasında ise mutsuz bir evliliği vardır. O da kaçamak yapmaya karar verir. Sevgilisi ile Bodrum'da bir hafta sonu planlar. Heyecan ile uçağa binen Cemil Yıldırım sevgilisi ile hayaller kurmaya başlar. Bu sırada kafasını kaldırınca şoke olur. Çünkü karısı Hatice Yıldırım'da aynı uçaktadır. İşte işler bundan sonra değişir. Çünkü Cemil, Hatice'ye yakalanmamak için büyük bir hata yapar. Bu hata ile siyasi hayatı başlamadan bitebilir. Kim bilir belki başlamadan zirveye de çıkabilir.
Düşünen adam fantezi yapamaz
Hava Muhalefeti siyasi hicivler içeren bir film. İzlediğiniz zaman taşlar yerine oturuyor. Örneğin Cemil propaganda yapmak için konuşması sırasında fabrikanın kirlettiği dere suyunu içerken, o su ile yetişen domatesi yiyor. Elbette bunu fabrikanın doğaya bir zararı olmadığını göstermek için yapıyor. Zamanında bakanımız da televizyon ekranları önünde çay içip fındık yemişti. Aklınıza gelen doğru. Çernobil felaketi sonrası yaşandı bunlar. Diğer bir örnek ise klasik "benim elimde belgeler var" söylemi. Bu iş siyaseti aştı iki sezondur futbola da bulaşmış durumda. Ne hikmetse asla açıklayan olmaz. Sadece sözde kalır o belgeler.
Az önce bahsettiğim gibi Hava Muhalefeti'nin neredeyse her dakikasında siyasi bir gönderme bulunuyor. Vergi konusuna nasibini almış bu durumdan. Cemil fantezi dükkanına girdiği zaman satıcı "iki devlete bir kendinize alıyorsunuz," diyor. Günlük hayatta telefon, araba gibi çoğu üründe bu geçerli.
Zamanında Süleyman Demirel'e "Size hakaret edip duran adamı partinize neden aldınız?" diye sormuşlar. Süleyman Demirel ise "Oradayken bize bağırıyordu, şimdi bizim kapıya bağladık, karşı tarafa bağıracak," demiş. Hava Muhalefeti filmini izlerken buna da şahit oluyoruz. Cemil mecburen karşı saflara geçince bu sefer oranın en çok bağıranı ve sevdalı oluyor.
Bitmek Bilmeyen Vaatler
Çok sevdiğim Prestij filminde "Siz gerçeği bilmek değil, kandırılmak istiyorsunuz," diye bir replik var. İnsanlar acı olunca gerçekleri duymak istemezler. Hayal satmak ise bedavadır, güzeldir ve kolaydır. Seçim öncesi vaatler gibi...
Vakıflara yapılan yardımlar, bazı kalemşör gazeteciler, çıkarları için susup namuslu taklidi yapanlar gibi bir sürü gönderme daha mevcut Hava Muhalefeti filminde. Benim son olarak değinmek istediğim "Seçmen her kusuru affediyor ama seks kasetini affetmiyor" kısmı. Gerçekten çok doğru değil mi?
Hava Muhalefeti filminin oyuncu kadrosuna bakarsak Cemil Yıldırım rolünde Ali Sunal'ı görüyoruz. Jest, mimik ve beden duruşu olarak bize Kemal Sunal'ı andırsa da kendi oyuncu kişiliği ile kendi çıkarı uğruna her şeyi yapabilecek bir siyasiye güzel hayat veriyor. Hatice Yıldırım olarak da Doğa Rutkay var. Filmde kendinin duruşu, eşinin arkasından söyledikleri insanı güldürmeye yetiyor. Doğal komik oyuncu Ali Sunal ile mükemmel bir ikili oluşturuyor. Ayrıca filmde Güldür Güldür Şov ekibinden ve BKM Mutfak ekibinden oyuncuları görmek mümkün. Bunlardan birisi Aziz Aslan namı değer Fikri. Beni her seferinde güldürmeyi başarıyor.
Gereksiz Argo Kullanımı
Bir sahnede maske siyasi bir figüre dönüşüyor. Aklımıza hemen V for Vandetta ve "Bu maskenin altında etten daha fazlası var. Bu maskenin altında fikir var ve fikirlere kurşun işlemez," repliği geliyor. Elbette Hava Muhalefeti filmindeki maske daha komik ve o kadar derin düşünceler barındırmıyor.
Özetler hava muhalefeti zevkle izleyebileceğiniz yerli bir yapım. Film hakkındaki tek eleştirim gereksiz küfürler, argo kullanımlar. Ali Sunal ve Doğa Rutkay gibi ikilinin bu tür kolay güldürü unsurlarına ihtiyaçları yok sonuçta.
Filmin karavan puanı, 3.5.